Sesli Aramalar İçin Güncel SEO Teknikleri
Sesli aramalarda uzmanlaşmak istiyorsanız, bu yazımız tam da size göre! Çok pratik olarak belirtmek gerekir ki, eğer sesli aramalarda başarılı olmak istiyorsanız; Featured Snippets alanlarında yer almaya çalışmalısınız. Bununla birlikte, yine çok temel olarak Yerel SEO konusuna ayrı bir önem vermeniz gerekiyor. Mobil dostu bir site ise olmazsa olmazlardan!
Sesli aramalarda SEO tekniklerine başlamadan önce SEO konusuna kısa bir giriş yapalım;
“SEO kelimesi, Search Engine Optimization ifadesinin baş harflerinden oluşmaktadır. Türkçe karşılığı, arama motoru optimizasyonu olarak ifade edilmektedir. SEO çalışmasını inceleyecek olursak, isminden de anlaşılacağı üzere, internet projelerinin arama motorlarına, belli başlı kurallar ile uygun hale getirilmesi ve sitelerin aramalarda üst sıralara çıkmasını sağlayan bir çalışma olarak nitelendirebiliriz. Arama motorları, web sitelerine belirlenen kurallar dahilinde, kalite puanları vermektedir. Bu kalite puanları, sitemizin genelinde kullandığımız metin ve görsel içeriklerimiz, temiz ve hızlı kod yapısı, kullanıcı dostu ara yüz ve belli başlı arama motoru etiketleri ile sağlanmaktadır.”
Şimdi de, sesli aramalarda size başarı getirecek daha ayrıntılı SEO tekniklerine bakalım…
Sesli aramalar için çok ayrı SEO teknikleri gerekiyor olsa da, bu hedefinizden önce, genel anlamda SEO denetiminizi baştan yaptırmanız gerekiyor. Örneğin; bir anahtar kelime araştırması yaptırdınız mı? İçerik stratejiniz hazır mı? Domain adresiniz yeterince otoriterlik sahibi mi? Bu ve benzeri birçok temel SEO tekniğini uygulamadan, sadece sesli aramalar için aksiyon almak, tek başına işe yaramayabilir!
Sesli aramalar, özellikle de Türkiye için büyük bir avantaj. Çünkü rakiplerinizin çok çok azı bu konuda kendini geliştiriyor. Yani, rekabet avantajınız yüksek!
Çok yakın bir zamanda; Alexa, Cortana, Google Asistan, Siri gibi asistanlar hayatımızın önemli bir parçası haline gelecek. İnsanlar, Google’daki arama alışkanlıklarını değiştirecekler. Sesli aramaların yükselişi de bu yüzden…
2020 yılına gelindiğinde, tüm aramaların %50’sinin sesli aramalar üzerinden yapılacağı tahmin ediliyor. Yakın bir zamanda, Google’ın podcast içerikleri bile indeksleyebildiğini duyurduğu bir haber paylaşmıştık. Bu ve benzeri gelişmeler, sesli aramaların kesin yükselişinin habercisi aslında!
Peki, sesli aramalar için güncel SEO teknikleri nelerdir?
1. Featured Snippets gibi özellikli alanlarda yer almaya çalışın.
Sesli aramalar da, birçok diğer arama çeşitlerinde olduğu gibi, bilgilendirici kısa cevapların peşinde. Kullanıcı memnuniyeti için bu şart! Siri gibi birçok asistan, sesli aramaların ardından kullanıcılara Featured Snippets içeriklerini okuyor. Artık “Position Zero” kavramının hayata geçtiği bir dönemi yaşıyoruz. Günümüzde, Google’da ilk sayfada yer almak tabi ki değerli; ama “sıfır pozisyon” da en az onun kadar değerli! Featured Snippets gibi alanlarda SEO açısından başarılıysanız, kendinizi Google’da ilk sayfadaymış gibi de düşünebilirsiniz. Sıfır pozisyon başarısı için de sesli aramalar SEO’su belki de en etkili teknik!
Sesli aramalar için Featured Snippets alanlarında öne çıkabileceğiniz SEO teknikleri:
* Featured Snippets alanlarında yer almak demek, her zaman için “pozisyon sıfır” başarısı anlamına gelmez. Ayrıca, tek amacınız “pozisyon sıfır” olmamalı. Nasıl ki Google’da ilk sayfada, ikinci veya üçüncü sırada olmak da önemli bir başarıysa, aynı durum “pozisyon sıfır” için de geçerlidir! Özellikli alanlarda öne çıktığınızda, ikinci veya üçüncü sırada da yer alabilirsiniz. Google, Featured Snippets içeriklerinin %70’ini, ilk sırada olmayan sitelerden çekiyor! Toparlamak gerekirse, yapmanız gereken şey; eğer, bir kez Google’da ilk sayfada yer almayı başardıysanız (10’uncu sırada da olabilirsiniz), artık içeriklerinizin ne kadar “tutarlı” ve “ilgili” olduğu kısmına odaklanmanız gerekiyor! Bunu da başarırsanız, sesli aramalarda çok büyük bir avantaj elde etmişsiniz demektir.
* İçerikleriniz (metinler dahil), spesifik sorulara cevap verebilir bir nitelikte olmalı. Örneğin; yemek tarifleri, sağlıkla ilgili bilgiler (güvenilir), bu özel alanlarda kendilerine çok kolay yer bulabilirler. Bu yüzden, içeriklerinizi üretmeden önce; en çok sorulan sorular ve en çok tercih edilen içerik başlıkları üzerine bir araştırma yapmanızda yarar var!
* Paragraf, liste, tablo gibi stillere sahip iyi organize edilmiş içeriklerin şansı daha yüksektir! Paragraflarınızın 50 kelimenin altında olmasına özen gösterin. Cümleleri kısa tutun. Paragraflarınızı, anahtar kelimeler üzerine optimize edin. Tablo ve liste formatları, hem görsel açıdan hem de kolay anlaşılması dolayısıyla yine, avantajlıdırlar! Çok ileri terminolojiden uzak durun. Yazılarınız, anlaşılır olsun. Aynı şekilde, jargonlar size başarı getirmeyebilir; çünkü aslında çok geniş bir hedef kitleye hitap ediyorsunuz.
2. İçeriklerinizi, sesli aramalar için ayrıca optimize edin.
Bu konuya aslında yukarıda değinmiş olsak da, çok önemli bir başlık olduğu için biraz daha detaya gireceğiz. Aslında, içeriklerin nasıl olması gerektiği ile ilgili bir önemli terim de “özlü olmak”. İçerikleriniz özlü olsun! Akıllı asistanlar, yapay zeka algoritmaları ile çalıştıkları için sürekli öğreniyorlar ve kendilerini geliştiriyorlar. Metinlerin dil ve ton özellikleri ise “doğal dil” yönünde ilerliyor. Yani, bir arkadaşınızla nasıl konuşuyorsanız o şekilde… Kullanıcılar, Siri gibi asistanlarla, tıpkı bir arkadaşından yardım istiyormuş gibi konuşuyor! Tam da bu noktada “long tail” dediğimiz anahtar kelimeler tekrar önem kazanıyor. Uzun kuyruklu anahtar kelimelerle ilgili, daha önceki yazılarımızı okumanızı öneririz.
İçerikler, sesli aramalar için uzun mu olmalı kısa mı?
İçerikleriniz, geleneksel SEO’da olduğu gibi uzun olmalı, yaklaşık 1.800 kelime. Ama bir fark var, o da cümleleri kısa tutmanız gerektiği! Örneğin; insanlar sesli aramaları, “…en yakındaki Türk lokantasını göster…” gibi gayet pratik amaçlarla kullanıyorlar. Bu yüzden, zengin bir metin yazacağım derken, karmaşık kelimeler kullanmayın. Güven veren, yalın, net bir diliniz olsun.
En sık sorulan sorular ve başlık araştırması gibi ön analizleri de tekrar tavsiye ediyoruz.
3. Mobil dostu olmak konusunda artık uzmanlaşmış olmanız gerekiyor!
Hem kullanıcı dostu olması açısından, hem de Google algoritmaları açısından, sesli aramalar özel olarak mobil üzerinden ilerliyor. Bu yüzden, mobil uyumlu web sitesinden artık kaçış yok! Adapte site tekniğinden çok, “responsive” sitelere geçiş yapın. “Responsive” siteler her türlü cihaza uyumludur; tablet, telefon, bilgisayar…
Site hızının önemli olduğunu da hatırlayalım!
4. Sesli aramalarda yerel SEO önemlidir!
Eğer yerel bir işletmeyseniz, bu, sesli aramalar için sizin için bir avantaj! Sesli aramaların yaklaşık %22’si, yerel aramalarla ilgili. Özellikle restoranlar, bu konuda başı çekiyor diyebiliriz.
Bu yüzden, potansiyel müşterilerinizin size rahatlıkla ulaşmasını istiyorsanız, yazımızın başında da belirttiğimiz gibi normal SEO protokollerine (Lokal SEO için) mutlaka uymalısınız.
“meta” etiketlerde “yakınımdaki yerler” gibi bölge odaklı arama terimleri kullanın. Aynısı “landing” sayfalar için de geçerli.
Son olarak, “Google Benim İşletmem” kaydınızı mutlaka yaptırın ve bu alanı aktif olarak kullanın!
